Çocuğunuzun genel diş kontrolü veya diş temizliği randevusu esnasında, diş hekiminiz tedavi edilmesi gereken bir çürüğü olduğunu veya süt dişlerinden birinin çekilmesi gerektiğini söyleyebilir. Bu durumda, ebeveyn olmanın zor anlarından biriyle karşı karşıya kaldığınızı düşünürsünüz.  Ancak birkaç küçük adım atarak çocuğunuzun bu tecrübeyi gözünde çok fazla büyütmeden atlatmasını sağlayabilirsiniz.

Birinci adım: Çocuğunuza yapılacak işlem hakkında gerektiği kadar bilgi verin ancak çok fazla detaya girmekten kaçının.

Örneğin çocuğunuza ilk dolgusu yapılacaksa, “Dr. X dişlerinin hasta olmaması için dişinde kalan şeker parçalarını temizleyecek” diyebilirsiniz. Çocuğunuz “Acıyacak mı?” diye soracaktır. Bu durumda “Diş doktoru dişini uyutacak. Dişini temizleyeceği fırçanın gürültüsünü duyabilirsin ve dişinde bir serinlik hissedebilirsin.”  demek iyi bir cevap olabilir.

Eğer çocuğunuz elektrikli diş fırçası kullanıyorsa diş hekiminin kullandığı fırçanın evdeki fırçalamaya yakın bir his bırakacağını söyleyebilirsiniz. Eğer çocuğunuz diş hekiminin dişini nasıl uyutacağını sorarsa diş hekiminin tedavi esnasında ona her adımı açıklayıp yol göstereceğini söyleyebilirsiniz.

Eğer çocuğunuzun ilk defa dişi çekilecekse ona “Dr. X diş perisi için dişini kımıldatacak” diyebilirsiniz. “Acıyacak mı?” diye sorarsa, “Diş hekimi dişini uyutacak ama diş hekimi dişini kımıldatırken biraz baskı hissedebilirsin” deyip örneğin omzuna nazikçe dokunarak bu baskıyı örnekleyebilirsiniz

Eğer çocuğunuzun daha detaylı soruları olursa, diş hekiminin tedavi öncesinde ve sırasında hiçbir sürprize yer bırakmayacak şekilde tüm işlemi ona açıklayacağını söyleyin.

İkinci Adım: Söylenmemesi gereken kelimeler. Diş tedavisini çocuğunuza açıklarken aşağıdaki kelimeleri kullanmaktan kaçınmalısınız.

İğne, delmek, acı (acılı), acıtmak, çekmek, sökmek. Çocuk diş hekimi, yapılacak işlemi çocuk dostu kelimelerle rahatlıkla açıklayabilir. Ancak çocuk, işlem öncesinde ebeveynlerinden canının acıyabileceğine dair bir ön bildirim aldıysa bu önümüzde zorlu bir görev olacağı anlamına gelir.

Diğer yandan, çocuğunuza hiçbir şey hissetmeyeceğini veya işlem sırasında rahatsızlık duymayacağını da söylememelisiniz. Her çocuğun rahatsızlık duyacağı nokta farklıdır: Yere düşüp dizinden yaralanan bir çocuk ağlarken, diğeri dizi kanamasına rağmen kalkıp oynamaya devam edebilir. Aynı durum, diş tedavisi için de geçerlidir. Yapacağınız en iyi şey, çocuğunuzun ne hissedeceği konusunda yapılacak açıklamayı diş hekiminize bırakmaktır.

Üçüncü Adım: Kötü çocukluk anılarınızı kendinize saklayın.

Diş hekimliği, sizin çocukluğunuzdan bu yana çok fazla gelişme kaydetti. Artık daha kolay ve zararsız radyografi teknikleri, florür tedavileri ve dişi uyuşturmanın farklı yöntemleri var.  Eğer olumsuz bir diş hekimi tecrübeniz olduysa bunu fark etmeden çocuğunuza aktarabilirsiniz. Bunun için, çocuğunuza kendi olumsuz tecrübenizden bahsetmemeye ve diş hekimine gitmeyi sevmiyorum gibi cümleler kurmamaya özen göstermelisiniz.

Dördüncü Adım: Diş tedavisi esnasında çocuğunuzun yanında oturmamaya çalışın. Hatta daha ideali, işlem tamamlanana kadar bekleme salonunda kalın.

Bir ebeveynin yapması gerekenlerin en zoru bu olabilir. Çocuğunuzun elini tutmanın veya kolunu okşamanın ona yardımcı olacağını düşünüyor olabilirsiniz. Ama en ufak endişe veya kaygınız varsa bu kesinlikle çocuğunuza geçecektir. Çocuğunuz diş hekiminden yeni bir şey öğrenmeye çalışıyor ve dikkatini diş hekimine vermesi gerekiyor. Aynı anda ebeveynlerinden biri kendisiyle konuşursa kimi dinleyeceği veya kime inanacağı konusunda çocuğunuzun kafası karışacaktır.  Bu da diş hekimine aşılması gereken yeni bir engel çıkarır.  Eğer çocuğunuz tüm dikkatini diş hekimine verebilirse tedavi daha olumlu bir atmosferde daha etkili ve daha hızlı şekilde sonuçlanacaktır. Eğer diş hekimi çocuğunuzun ebeveyninin yanında daha rahat olduğunu hissederse ebeveyni mutlaka muayene odasına çağıracaktır.

Beşinci Adım: Tedavi bittikten sonra çocuğunuzu kutlamayı unutmayın.

Ne olursa olsun çocuğunuza sarılın ve harika bir iş çıkardığını söyleyin. Olumsuzlukların üzerinde durmak bir sonraki diş hekimi ziyaretini kolaylaştırmayacaktır. Çocuğunuz belirli bir aşamayı sevmediğini veya tedavinin beklediği gibi olmadığını söyleyebilir.  Bu durumda, duygularını onaylayın ve  “Bu bölümün hoşuna gitmediğini biliyorum ama diş hekimin ve ben seninle gurur duyuyoruz!” deyin. Böylece onun hislerini onaylamış ve ne kadar güçlü ve cesur olduğunu ona hissettirmiş olursunuz. Aynı yaklaşım tüm medikal işlemler için geçerli olmalıdır. Olumlu düşünmek ve olumlu davranmak her zaman işe yarar!

Ortodonti Uzmanı Dr. Gilman YÜCEL

BAHÇEŞEHİR ORTODONTİ