Covid-19 pandemisiyle birlikte aksatılan diş randevularının sayısındaki artış erken teşhis edilen ağız kanseri vakalarının da azalmasına sebep oldu.
Ağız kanserine yatkınlık büyük ölçüde hastanın yaşam tarzı ile tetiklenirken vakaların büyük çoğunluğu erken teşhisle önlenebilir niteliktedir.
Ağız kanseri şu anda erkekler için en yaygın dokuzuncu kanserdir ve her üç hastadan ikisi erkektir.
Ayrıca kanserin bulunduğu bölgeye ve ne kadar erken tanı konduğuna bağlı olarak sağ kalım oranı artmaktadır. Bu nedenle ağız kanserinin belirti ve semptomlarının farkında olmak ve etkili bir taramayla farkındalığı artırmak ve hastaları uygun şekilde yönlendirebilmek çok önemlidir.
Risk faktörleri
Ağız kanseri büyük ölçüde önlenebilir bir hastalıktır.
Çok sayıda risk faktörü tanımlanmış olmakla birlikte, vakaların %90’ında iki ana risk faktörü mevcuttur; sigara ve alkol.
Her bireyin ağız kanseri riskini belirlemek, ilk adım olmalıdır ve diğer faktörlerin (çürük, periodontal hastalıklar ve dişlerin aşınması) değerlendirilmesi için uygun bir muayene aralığı saptanmalıdır.
Ağız kanseri için risk faktörleri:
Sigara: Ağız kanseri için en büyük risk faktörüdür ve üç vakadan ikisiyle doğrudan ilişkilendirilebilir.
Alkol: Ağız kanserlerinin yaklaşık üçte birinden sorumludur. HPV: Orofaringeal kanserlerin %73-75’i ile bağlantılıdır.
Yaş ve cinsiyet: Zamanla hücrelerimiz, muhtemelen biyolojik etkiler veya risk faktörlerine daha fazla maruz kalma nedeniyle daha fazla DNA hasarıyla karşılaşır.
Güneş ışığı: Ultraviyole radyasyona maruz kalmanın artması, kansere yol açan hücresel DNA hasarına neden olabilir. Dudaklar bu durumda en çok etkilenen bölge olacaktır.
Diyet: Taze meyve ve sebzelerde düşük bir diyet.
Tarama
Tüm ağız kanseri vakalarının çoğunluğu dilde meydana gelir ve %90’ı skuamöz hücreli karsinomlardır.
En sık görülen yerler dilin yan kenarları, bademcikler, ağız tabanı ve alt dudaktır.
Ağız kanseri için kapsamlı bir tarama, her rutin diş muayenesinin bir parçasını oluşturmalıdır. Ağız boşluğunda oluşan beyaz ve kırmızı renkteki doku değişiklikleri genellikle kanserden önce görülür. Bu nedenle, hastanın sigara ve alkol kullanımını sorgulayan bir risk değerlendirmesi ile birlikte ağız mukozasının kapsamlı görsel ve dokunsal muayenesinin yapılması çok önemlidir.
Prof. Dr. Ülkü NOYAN
BAHÇEŞEHİR ORTODONTİ